Gardırobumuza eklenecek olan yeni ürünlerin seçimi sırasında en çok dikkat ettiğimiz özellikler kıyafetın üzerimizdeki duruşu, yapısı, şıklığı ve konforu olsa da göz ardı ettiğimiz bir durum vardır ki, o da kıyafetlerin çekme payıdır. Kıyafetleri seçerken, üzerimize tam olmasını isteriz, çünkü bu şekilde vücut hatlarımız en belirgin şekilde ortaya çıkarlar ve doğal ve dengeli bir görünüm oluştururlar. Fakat bu, her zaman mantıklı olmayabilir, çünkü özellikle doğal ham maddelerden elde edilen kıyafetler, ilk yıkama sonrasında çekerek biraz daha küçülebilir.
Kumaş çekme payı, tekstil ürünlerinde yıkama ve durulama gibi işlemlerden sonra oluşabilen küçülme durumunu ifade eder. Özellikle doğal ham maddelerden elde edilen kumaşlarda gerçekleşen bu durum, yıkama esnasında kumaşın maruz kaldığı ısı ve nemden dolayı olur.
Her kumaşın çekme oranı farklıdır. Aynı tür kumaşlar dahi farklı işleme yöntemleri ve karıştırılan diğer kumaşların yoğunluğu ve türü sebebiyle farklı oranlarda çekme yapabilirler. En çok çeken kumaşlar, genellikle doğal yollar ve ham maddeden üretilen kumaş türleridir.
En çok çeken kumaş hangisi sorgusu, alınması düşünülen giysideki çekme payının hesaplanması için iyi bir sorudur. En çok çeken kumaş, pamuk kumaştır. Bu kumaş türü, özellikle başka tür ile karıştırılmamış ise, yani yüzde yüz pamuk ise, ilk yıkamadan sonra çekme payı yüksektir.
Pamuk kumaş haricinde, diğer birçok kumaş türü de çekme yapar. Bambu, keten gibi malzemelerden üretilen kumaşlar da çekmeye yatkındır. Bu kumaşlara ek olarak, kalitesiz iplik ve ön ısıl işlem görmeyen diğer kumaş türleri de çekebilir.
Bu gibi sebeplerden dolayı, kıyafet alırken çekme payı göz önünde bulundurulmalıdır. Kimi zaman, özellikle gömlek ve pantolon gibi ürünlerde üzerimize tam oturan kıyafetler oldukça hoşumuza giderler, fakat bu, çekme payı düşünülmeden verilen bir karardır. İlk yıkama sonrasında kıyafet çektiğinde, ürün üzerimize olmayabilir, veya biraz dar olarak konforumuzu bir hayli azaltabilir.
Kıyafetlerde çekme payı, satın alınacak olan kıyafetin bedenine karar vermeden kesinlikle hesaplanmalıdır. Çekme payı hesaplama, aslında oldukça kolay bir işlemdir, çünkü kıyafetlerin içerisinde bulunan etiket üzerinde alacağınız kıyafet hakkındaki birçok bilgi bulunmaktadır.
Kıyafet iç etiketi, genellikle kıyafetin iç kısmında, dikiş yerinin üzerinde bulunur. Bu etiket, bize kıyafet hakkında birçok bilgi sunar, ki bu bilgilerden birisi de çekme payıdır. Genellikle, kıyafetin çekme payı bu etiket üzerinde %2, %3, %4 gibi ifadeler ile gösterilir.
Gösterilmeyen durumlarda ise, kıyafetin üretildiği kumaş hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir. Örneğin, eğer alacağınız ürün %100 pamuk ise, bu oran yüzde yirmilere kadar çıkabilir. En yüksek çekme payı genellikle pamuklu ürünlerde olduğundan, bu oran diğer ürünlerde daha da düşük olabilir.
Yine de, ürünü satan yetkililerden bilgi almak her zaman daha sağlıklıdır.
Kıyafetlerde çekme payı, tam olarak engellenemese de doğru hamleler ile en aza indirilebilir. Bunun için ilk yıkama öncesinde ve sırasında işe yarayan birkaç yöntem bulunmaktadır.
Bu yöntemlerden ilki, kıyafetin ilk yıkaması sırasında iç-dış yapılarak makineye atılmasıdır. Bu şekilde kıyafetin daha dayanıksız olan dış tarafı içe gelecek ve sıcak suya karşı bir nebze daha korunaklı olacaktır.
Çekmeyi azaltmak için neler yapılabilir listesinin ikinci sırasında ise, makine ayarı vardır. Makine ayarı, 30 dereceyi geçmeyecek şekilde ayarlandığında, çekme payı en aza düşer. Çünkü 30 derece sıcaklık, kıyafetlerin en az şekilde çekmesi için ideal bir sıcaklıktır. Yüksek sıcaklık, kıyafetlerin çekmesini sağlayan yegane sebeptir.
Son olarak, bazı kullanıcılar kıyafetlerini ilk kez yıkamadan önce çekme payını en aza düşürmek için ne yapılabilir diye düşünerek, kıyafetlerini soğuk suda bekletmeyi tercih ederler. Bu yöntem, özellikle tamamen pamuk ürünlerin liflerinin sıcak suyla temas ederek sıkılaşmasından önce soğuk su ile sıkılaşmasını esas alır. Böylelikle, bu yöntem ile çekme oranı bir nebze daha azaltılabilir.